Minik Pati, yardıma gereksinimi olan evcil hayvanların sahiplendirilmesi düşüncesiyle yapılmıştır. Sokakta da olsa, tehlikelerden uzak biçimde, sağlıklı olarak yaşayabilen hayvanların ilanları sitede yayınlanmaz. İlan sahibi, veteriner, konaklama, aşı parası gibi adlar altında, alıcıdan ücret talep edemez.

Duyuru ve Haberler

Ormanda açlıkla savaş (20/01/2008)

Eskiden sokak ortasında itlaf edilen sokak hayvanları, artık ormanların ücra köşelerine atılıyor. DOHAYKO yetkilileri, bu uygulamayı yapan belediyelerin suç işlediğini ve kuduza zemin hazırladığını söylüyor..

Çok değil, 20 yıl öncesine kadar sokaklarda gözümüzün önünde tüfeklerle vururlardı onları. Ya da zehirli yiyeceklerle yok etmeye çalışırlardı. Artık bu ölümler belki bu kadar gözler önünde gerçekleşmiyor ama sokak hayvanlarının makûs talihi bir türlü değişmiyor. Özellikle İstanbul'da belediyelerin sokak hayvanlarıyla mücadele için geliştirdiği son yöntem, köpekleri toplayıp ormanlara atmak. Ormanlara atılan hayvanları yaşatabilmek için yoğun çaba gösteren derneklerden biri ise DOHAYKO (Doğayı ve Hayvanları Yaşatma ve Koruma Derneği). Dernek üyeleri belli aralıklarla ormanlara gidip hayvanlara yemek dağıtıyor. Bir yemek dağıtımına biz de katıldık ve hayvanların içler acısı durumuna şahit olduk. DOHAYKO İstanbul Şubesi Başkanı Asude Ustaoğlu ve dernek üyesi Yasemin Pakkan'la birlikte Çatalca yakınlarındaki Tayakadın Ormanı'na gittik. Yolda birkaç kez durup köpeklere kuru mama ve ekmek dağıttık. Vardığımız nokta gerçekten de kuş uçmaz kervan geçmez denilebilecek bir yerdi. Tabii hız yapan kamyonları saymazsak... Yani bu gönüllülerin mama ziyaretleri olmasa köpekler ya birbirini parçalayacak ya da açlıktan ölecek.

ÖLDÜRMEK ÇÖZÜM DEĞİL

Bir anda arabalarımızın etrafını birçoğu küpeli yüzlerce köpek sardı. Hepsi de bizim dost olduğumuzu biliyordu. Bu terk edilmiş hayvanların kimisi verdiğimiz yemekleri yerken kimisi sadece başını okşatabilmek için çekinerek sokuluyordu yanımıza. Onları orada içimiz burkularak bırakıp geri dönmek için yola koyulduk. Ve bir kez daha gönüllülerin bu yüzlerce canı yaşatabilmek için verdiği inanılmaz mücadeleye tanık olduk. Ancak Asude Ustaoğlu gönüllülerin çabalarının çok yetersiz kaldığını ve bu işe yetkililerin bir çare bulması gerektiğini söylüyor: "Sokağına, mahallesine alışan bu hayvanları ormanlarda ölüm bekliyor. Alıştığı sokağına dönmek isteyen hayvancık, ormandaki yaban hayattan, belki bir yarasadan aldığı kuduz mikrobuyla, İstanbul'un kırsalına iniyor. Ve bu ihmalin sonucunda da, 21. yüzyıl Türkiyesi'nde ancak üçüncü dünya ülkelerinde var olan kuduz görülüyor. Peki bu durumda, bunun suçlusu ormana atılan köpekler mi? Aşılamanın önemini anlamayan, hayvanları sadece sorun olarak gören yerel yönetimler için, bölgelerinde kuduz çıktığı zaman suçlu, her zaman bu hayvancıklar oluyor. Yerel yönetimler ormanlık alanlara köpekleri terk ederek halk sağlığıyla oynuyor." Asude Ustaoğlu ormana atılan hayvanları yaşatabilmek için çırpındıklarını söylüyor: "Bu hayvanları buralara atan farklı belediyeler, 1912 Hayırsız Ada gerçeğini yüzyıl sonra günümüzde de İstanbul'un ormanlık alanlarında hayata geçiriyor. 5199 sayılı yasanın uygulama yönetmeliğinin 21. madde D bendi uyarınca, bu suçtur."

Köpek çiftlikleri kurulabilir

DOHAYKO üyesi Yasemin Pakkan, ormanlara atılan hayvanlar konusunda en etkili çözümün köpek çiftlikleri ya da besleme noktaları olabileceği görüşünde: "Yine ormanın içinde, yerleşim yerinden uzakta, etrafı çevrili alanlar oluşturulabilir. Belediye tarafından bir arazi tahsis edilebilirse, içindeki eleman ya da kulübe gibi ihtiyaçları hayvanseverler karşılayabilir. Çok güçlü bir hayvansever potansiyeli var."

Sabah Gazetesi - Ocak 2008

Tüm Duyuru ve Haberler