Minik Pati, yardıma gereksinimi olan evcil hayvanların sahiplendirilmesi düşüncesiyle yapılmıştır. Sokakta da olsa, tehlikelerden uzak biçimde, sağlıklı olarak yaşayabilen hayvanların ilanları sitede yayınlanmaz. İlan sahibi, veteriner, konaklama, aşı parası gibi adlar altında, alıcıdan ücret talep edemez.

Pati Dostları

Badik... (22/11/2009)


Arada bir balkona çıkıp elimde çayım bahçeye bakmak benim için en büyük keyif. Balkon manzaramdan, kediler, köpekler, bisiklete binen çocuklar hiç eksik olmaz. Dikkat etmeden, adlarını bilmeden uzun süre onları izleyebilirim. Gördüklerimi her gün izlesem de, ayrıntıları, renkleri çoğunlukla anımsayamam. Köpeği, kediyi ya da sahibini sorsalar herhalde yanılırım. Cinslerden zaten anlamam.

Benim gibi bakarkörlerin belleğine girebilmek için önümdeki manzarada mutlaka bir gariplik olmalı. Gene bir hafta sonu balkondan çevreme bakarken işte böyle garip bir şeyle karşılaştım. O güne kadar köpek gezdirme ile ilgili üç farklı yöntem biliyordum. Birincisi, sahibin tasma ile köpeği yönlendirmesi ki bu sistemde sahip denen iki ayaklı kişi, köpeğine sabitlenmiş tasma denen bir ipin ucunu tutarak gezinin rotasını belirliyordu. İkinci yöntem birinciyle aynı bağlantı sistemini kullanmakla birlikte, burada, köpek sahipten daha güçlü olduğundan rotayı köpek belirliyordu. Üçüncü yöntem ise sahibin komutlar vererek köpeği yönlendirmesi ki bu durum sahip denen iki ayaklının göğüslerinde belli oranda şişme ve yüzde beliren bir böbürlenme havasına neden oluyordu.

Bu bilgiler ile balkondan aşağıyı seyrederken önümdeki manzarada yer alan yanlışlar hemen dikkatimi çekti. Burada iki ayaklı kişi köpeğin arkasına geçmiş popsundan var gücüyle ittiriyor, köpek ise arkadan gelen güce direnerek yerinde duruyordu. Sahip gezintinin sürmesini istiyor ancak köpek şu an için molanın daha doğru olacağına karar vermiş gibi görünüyordu. Sonradan köpeğin adının Badik, sahibinin ise Sema olduğunu öğrendim. Bir fırsatını bulup Sema’ya köpek gezdirme konusundaki diğer üç yöntemi de anlatmayı planlıyordum ki daha sonraki gözlemlerimden Sema’nın aslında bu yöntemleri de bildiğini anladım. Sema önce geleneksel yöntemleri deniyor, tasmayı çekiyor, komutları veriyor ancak sonunda bir şekilde Badik’in poposundan iteklemeye başlıyordu. Badik ise çevresindeki tüm hamleleri boşa çıkartan bir dirençle ya duruyor ya da sadece önceden belirlediği rotasına doğru ilerliyordu. Bu rotadan sapma olursa Badik hemen tavrını koyuyordu. Sonradan bu rotanın yiyeceklerle yakın bir ilişkisi olduğunu anladım.

Kedilerden öğrendiğim en önemli bilgi, onları insanların yaptığı genellemeler ile tanıyamayacağımızdı. Yani, kediler şöyle yapar, böyle beslenir falan gibi genellemeler. Her kedi diğerlerinden farklı, tıpkı insanlar gibi. Köpekleri, kediler kadar yakından tanımıyordum ancak Badik’i tanıyınca kediler için düşündüklerim köpekleri de kapsar hale geldi. Koltuğa yarısına çıkacak kadar atlayıp, sonra Sema’ya “destek nerede?” diyen gözlerle bakışını, arkadan gelen destekle koltuğa çıkışını, garip beslenme alışkanlıklarını öğrendikçe onun kendine özgü bir köpek olduğunu iyice anladım. Binanın girişi, Sema’nın balkonunun hemen altında. Eve girerken Sema’nın penceresinden duyduğum “oğlum bu yağ, hiç yağ içilir mi?”, “ben bunu sana yapmadım, hiç köpekler bunu yer mi?” gibi seslerden Badik’in mutfaktaki kapı pencere dışında her şeyi yediğini de öğrendim. Sokaktan gelmiş olmasının getirdiği bir alışkanlık olsa gerek.

Zamanla anladım ki, gördüğüm en uysal, en cana yakın köpekti. Sabahları onu karşımda görünce, bilinçaltımdaki Badik yüzeye çıkıyor ve ünlü bir komedyene sokakta rastlamışım gibi gülesim geliyordu. Sanırım benim gibi pek çok arkadaşı, gerçekte ise bir tek aşkı vardı.

Onu son kez geçen sonbaharda, fırtınalı bir günde yağmurun altında uyurken gördüm. Bu kez Sema da arkasından ittirmiyordu. Yüzünde, pişmanlık, üzüntü veya acı değil yalnızca mutlu bir yaşamın izleri vardı. O günden beri, çok şiddetli yağmur yağdığında önce içimin sıkıldığını fark ediyorum. Sonra Badik’in yüzü geliyor aklıma ve sonsuzluğa uzanan garip bir huzur.

 

 



Tüm Pati Dostları Yazıları